6. HİS

Halk arasında 6. his çok konuşulur,filimler yapılır,kitaplar yazılır.Öyle bir gizeme büründürülür ki olağanüstü bir konuya bürünür.İnsanlar bilmediğinin cahilidir.Tabi bu durumu fırsat bilen bazı odaklarda bu gizem ile insanları sömürür.

Oysa bu konu ehline bir gizem,bir sır deyildir.Ehli olanlardan kasdımız tabi ki tevhid yolunda yürüyen saliklerdir.Çünki tevhid yolunda yürüyen salikler 6. hissi yaşayarak öğrenirler ki bu melamet anlayışının tevhid makamları ile ilgilidir.

Malumunuz üzre insan/beşer 5 ZAHİR duyu ile hayata bağlıdır.Görme-duyma-tadma-koku alma ve dokunma.Fakat 5 adet de BATIN duyusu vardır,işte buna insanda 6. his olgusu denebilir.Zahir yaşamın bu algılama duyularını zaten bilmekteyiz.Bilmemiz gereken meratiplerden oluşan batın 5 duyuyu anlamaktır.Melamet derslerinde makamlar vardır fena ve beka olarak ikiye ayrılır,burada verme makamı olarak bilinen fiil-sıfat-zat kısımlarından oluşan fena yı HAFİ denir.Hafi önemli bir noktadır ve güzel anlaşılması gerekir,anlaşılmaz ise yanlış yorumlara sebebiyet veririz.Hafi manası açık olduğu halde söyleyenin maksadını ifade etme hususunda kapalı, gizli sözdür.Bir Örnek verirsek ; "Katil mirasçı olamaz" izahı hükümde ''katil'' hafidir. Bu kelimenin, kasten bilerek adam öldürenin mirasçı olamıyacağı hususunda manası açık olduğu halde, hata ile öldürenin de bu hükmün altına girip girmediği hususunda kapalıdır.Bu itibari ile fena saliği ''verilmesi gerekeni verir'' sözünde ''verilme'' eyleminde verme zahirdir/açıktır ancak neyi verme konusunda salik bilmemektedir,bu nedenle kapalı/gizlidir ve buna hafi denir.

Hafiden sonra 4 beka makamıda

cem-ruh,

hazretül cem-nefs

cemül cem-kalb

ehadiyet-sır

olan batın duyulardır ki hafi-ruh-nefs-kalb-sır adı ile bilinen beş batın duyuda böylece idrak edilir.Artık hatmi meratibi hakkıyla bitirip zevkinde kamil olan salik artık 5 zahir 5te batın duyu organları çalışır durumda toplamda 10 duyu ile alem içinde seyran eder,yaşar.Bir elde 5 iki elde 10 parmak buna bir işarettir. Dostlarım burada bir küçük not ile bir büyük sıkıntıyı dile getirip konuyu kapatalım.Sıkıntı şudur ki yaşanan çağda dijital teknoloji sayesinde bilgiye çok kolay ulaşma imkanı var.Ancak bir o kadarda bilgi kirliliği mevcut.Bu konuda dahi yaptığım kısa araştırmada nefse ruha ve sırra insan fiziksel bedeni üzerinde yer tahsis etmişler.Melamet talebesi tüm konuları MAKAMlara dayanarak yorumlar.Eğer bu soyut kavramları bir beden üzerinde yer tahsis etme zevki var ise bu insan bedenini göstererek tarif edilmez,çünki insanlar sonra beden içini kesip ruh,sır,nefs ararlar.Teşbihte elbette hata olmaz lakin SIR deniyor, niye?her bilgi ulu orta paylaşılmasın diye.Her bilgi belli bir edep/terbiye üzerinde açıklanmalıdır.Onun için kavramak maksadı ile bilgi ararken bu hususlara dikkat edelim.